Ana içeriğe atla

Büyük Söylemişim

Büyük söylemişim arkadaşlar ! Hem de çok büyük söylemişim ! Bu yazımda dedim ki size , bundan önceki temamı değiştirdiğimde "artık değiştirmem,değiştirsem bile yılda bir olur " demiştim.Hatta ikide bir temamı değiştirdiğimden dolayı siz de nereyi geldiğinizi şaşırıyorsunuz" diye kendimi sizin yerinize koymuştum. Olmadı !Yapamadım !
Belki de yüce evren benim bu habire değişmek isteyen tabiatıma bir lütuf eyledi .Ama bu bana pahalıya patladı !
Yaz başında odamda bir değişiklik yapmıştım.Sonbahara girerken yine odamda değişiklik yaptım.Ama bu değişiklik kapsam olarak blog sayfamı içermiyordu hani :(

Bu kez ben istemedim değiştirmeyi .Tamamen bir beceriksizliğim sonucu herşey birbirine girdi.Balık hafızam bundan önceki süreci unuttuğu için temamın kodları da birbirine girdi.Eski temamı yüklediğim yerden tekrar indireyim dedim.Cık ! Olmadı ! Sil baştan herşeyi düzenlemek durumunda kaldım.

Ben de değiştireyim bari dedim.O kadar çok tema var ki !Hepsi de güzel.Değiştirmişken dedim, arkası düz olsun istedim .Yine kararsız kararsız ,ne seçsem  diye ikilemdeyken bir anda bu temayı seçiverdim.

Bir kaç düzeltilmesi gereken şeyler var sadece.Bir kaç widget eklenecek.Onlar halolmadıkça da başka bir şey yazasım gelmiyor.

Aslında bir nevi kendime nazar değdirdim galiba.Çünkü daha geçen gün Supercellma'cım ile yazışmamızda nasıl bir mutlulukla yazdığımdan bahsediyordum ona. Bir daha mı ! Söylemeyeceğim işte :-))
Neyse öfkemi yutup hemen hemen blogumu okunacak kadar  (şimdilik) yoluna koydum.
Buna da şükür diyeceğiz sevgili blog yazarları dostlarım:-))
Beni bekleyin ,dönüşüm bomba gibi olacak !

Yorumlar

deeptone dedi ki…
ama böle çok güzel kiii.
:)
Profösör dedi ki…
Sabırsızlıkla bekliyoruz...

Bu blogdaki popüler yayınlar

O o bir Türklerin Emile Zola'sı, O..o bir müzmin bekar , O kadın naturalisti...

*18 Ağustos 1864 doğumludur.Babasından etkilenmemiştir.annesine ise çok düşkündür. Annesi o dört yaşındayken veremden ölmüş ,bunun üzerine teyzesinin evine Aksaray'a yerleşmiştir. *Annesinin veremden ölmesiyle beraber evhamlı biri olur.Hatta Ahmet Mithat Efendi'nin kızını kendisiyle evlendirme teklifini nazikçe reddeder ve ömrü süresince evlenmez.Refik Ahmet Sevengil'in neden evlenmiyorsunuz sorusuna odasında bir nefese dahi tahammül edemediğini ,sinirli olacağını hatta bu sebeple misafirlikte bile kalmadığını dile getirmiştir. *Kadınların arasında uzun yıllar yaşadığı için onlardan etkilenmesi şüphesiz.Örgü ve tentene örmesi,reçel pişirmesi,evini bir kadın gibi titizce temizlemesi onun bu yönünü doğrular. *Sanat için sanat mantığından ziyade sanat toplum için yapılır görüşünü savunmuştur.Türklerin Emile Zola'sı diye bilinir öğretisel naturalizm akımında.'Deneysel Roman' Sadece belli bir kesimi anlatmaktansa halkın günlük hayatı üzerine yazmayı hedefle

Güzel İnsanlar Biriktirmişim,

Bugün bir huysuzluk vardı üzerimde.Gece de uyuyamamışım.Sabah gözümü bankanın mesajıyla açtım.Sağolsunlar,bugün şerefine,alışveriş edeceğim noktalardan ne alırsam üç katı fazla puan vereceklermiş.Ben ise ihtiyacım olmadıkça alışveriş etmeyi seven bir tip olmadığımdan bu mesaj bana yaramadı.Sağolsunlar yine de sağır sultandan önce doğum günümü kutlama lütfunda bulundular. Annem bugün  benim için  hazırlık yaparken  neli pasta  istediğimi sordu.Ben de beş karış suratla yapmamasını söyledim.Dedim ya ,doğum günüm benim için tam bir mutluluk kaynağı değil.Hatırlanmak,kutlanmak güzel şeyler.Sadece yanağıma iki öpücük ve seni seviyorum demeleri yeterli...Yoksa insanların benim için yorulmalarını istemiyorum.Hele hele oruçluyken...Ama annem bu...Koca kazık olmama rağmen tüm gününü mutfakta geçirme pahasına da olsa birbirinden leziz 4 çeşit yemeği yetiştirdi,üzerine bu moloz yığını düşmüş gibi duran bezmin bir kıza doğum günü pastası yaptı.Masayı da kurdu bir güzel...Gık bile demedi..Öyle

Cemal Süreya ,Keyif Sanat Kahvesi'nde

Camında Turgut Uyar'ın Göğe Bakma Durağı şiiri yazılıdır.Uşak'ın farklı ,özgün ,kültür sanat çalışmalarının  yapıldığı ,sahiplerinin de sıcak ,sanatsever oldukları aşikar;) Keyif Sanat Kahvesi'nde şiir okuma akşamlarımız başladı malum.Ben tabi ara ara kaçak olsam da ,her gittiğimde aldığım keyfi size anlatamam. Şiiri bu akşamlar sayesinde sevdiğimi itiraf etmeliyim.Bazı zaman ruhsuz okuyan arkadaşlarımın okumasından keyif almasam da ,onların şiire karşı duyarlılığı ,zaman geçtikçe okumalarında çaba sarfettiklerini görünce,bu tür ince şeylere önem verdiklerini  düşününce mutluluğum artıyor aslında.Bu yüzden bu açıdan bakınca tahammül edebiliyorum. düşünün,önceden şiir yazıp şiir okumayan,bildiği şiir ikiyi geçmeyen kişiyken şimdi başka şairler tanımak için çaba sarfediyor,sevdiğim şairlerin kitabını bizzat alıyorum. Ama şiir yazmıyorum artık !!! Boyumun ölçüsünü aldım,şiir yazmak ne kadar kolay görünse de zor zanaat ,bunun farkına vardım:-))) Sanırım iyi de o