Ana içeriğe atla

Tez Elden Öz Oldun,Geç Tanımışım Seni/Başıma Taç Oldun




Yaşamın Ucuna Yolculuk,Tezer Özlü :


"..........Sizin düzeninizle, akıl anlayışınızla, namus anlayışınızla, başarı anlayışınızla bağdaşan hiç yönüm yok. Aranızda dolaşmak için giyiniyorum, hem de iyi giyiniyorum. İyi giyinene iyi değer verdiğiniz için. İçgüdülerimi hiç bir işte uygulamama izin vermediğiniz için. Hiç bir çaba harcamadan bunları yapabiliyorum, bir şey yapıldı sanıyorsunuz."


Kalanlar,Tezer Özlü :

“İnsanın başkalarına söylemek istedikleri kendi duymak istedikleridir.Yazdıkları,okumak istedikleridir.Sevmesi sevilmeyi istediği biçimdedir.”



Edebiyatın lirik,nostaljik hüzünlü prensesi diyorlar onun için.Oğuz Atay'ın dişisi diyenleri de var.
Hayata karşı baktıkları pencereleri,yargıları,tutumları,ikisinin de burjuvayken burjuvaziliğe bu derece karşıt oluşlarını düşündüğümde sanıyorum ben de aynı fikirleri taşıdım.Varolan bir düzene karşı dizeye getirdiği ilk alıntı ,neden daha önce Tezer Özlü'yü tanımadım ki diye beni hayflandıran bir mevzu.İtiraf ediyorum,Tezer Özlü'yü okumaya başlayışım bu cümlenin üzerimde oluşturduğu ultimatomlu etkisiyle (!)başlamış olacak...
Sadece okumak istemiyorum kitaplarını.Öyle ki,bu kitapları okumak için fırsatlarım var benim.Ama bu kitabın mutlaka kitaplığımda olmasını ,zihnimin ve yüreğimin dönüp dönüp ona başlamasını  istiyorum....



    Sevgiyle Kalın...

Yorumlar

deeptone dedi ki…
çook severim. abisini de. demir özlü. yaşamın ucuna yolculuk. çok iyi kitap. bu kadın hep elektro şok görürmüş hastanede. kıyamazlar ona.
:)
Şükran dedi ki…
öyleymiş deep.Böyle bir düşünüşle çok ağır geliyor olmalı;şu sözünü de beğendim "ben köylüleri severim.Ama köyde"
Unknown dedi ki…
ben ilk kez duydum bu ismi.ama ben de senin gibi çok üzüldüm,çünkü yine senin dediğin gibi dönüp dönüp okumalı sanki.
hayat hikayesini de oldukça merak ettim.biraz araştırayım ben de.
Şükran dedi ki…
biyografi kitabı hiç dikkatimi çekmedi ama adına yapılan sempozyumlar ve dergi incelemeleri var,onlardan da edinmek istiyorum.Cümleleri,hakkında çok şey bilinmesini de gerektiriyor gibi geldi bana....
Unknown dedi ki…
enterasan bir bilgi edindim hakkında.ölüm olgusuna karşı bir saplantısı varmış yazarın.20-30lu yaşlar arasında bipolar bozukluk(manik-depresif) rahatsızlığı nedeniyle tedavi görmüş.yazılarının, ölüm saplantısının ve rahatsızlığının altında çocuk yaşlarda maruz kaldığı ensest bir travmanın yattığı görüşü var.bu rahatsızlığından kendi deyimiyle kurtuluşunun ise yazarak mümkün olduğu söyleniyor.
enterasan değil mi?
Unknown dedi ki…
kaynak
http://sbe.balikesir.edu.tr/dergi/edergi/c4s5/makale/c4s5m9.pdf
Şükran dedi ki…
evet bence de enteresan..bak ben bu bilgiyi görmemiştim...Zaten yazdıkları da çok sert...edebiyat oyyunlarına yer vermeden,tamamen toplum yaraları....Öyle bir travmanın oluşturduğu anarjist bir ruh...

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kaos

bi kek yapmışım ,annadın mı abicim ,o biçim ! dibine vur kardeşim sen ! tak kafaya birşeyler ,sonra soluğu mutfakta al ,iyi valla ! Hayır ,nasıl tığ gibi kaldin yine bilmem ! evlendin barklandın,bir çocuğun da var üstüne ,hayır niye halen adrenalin ! rahat bir tarafına batıyor zannımca! Bırak ya ,kullanırsa kullnasın ,kullanmazsa kullanmasın ,sana neee ! Yesin şişsin patlasın obez olsun ,umrunda mı , sen kendine bak ! Ay içim baydı yaneee ,Nedir kız bugünlerde bir trip falan ,bir çarparım bir duvar ,kendine gel lean ! bak şimdi sovanları öldürüyorsun ,üzerine de biberleri koyuyosun,sonra patlıcanları bayıltıyorsun ay sen resmen içimi daraltıyosun ! errrik dalı gevrektir ,errrik dalı gevrektir AMANIN basmaya gelmez ,yavrum basmaya gelmaz, hop de,eller havaya , darling darling şıkır şıkır Aman Allahım hepsi rüyaymış ;hele şükür ! toplumun kaosunu bilinçaltıma çekmişim . Ay ne avam şeyler onlar öyle !Pek banel ya ;hiç benlik değil ! Biri beni kurtarsıııın ...

Cemal Süreya ,Keyif Sanat Kahvesi'nde

Camında Turgut Uyar'ın Göğe Bakma Durağı şiiri yazılıdır.Uşak'ın farklı ,özgün ,kültür sanat çalışmalarının  yapıldığı ,sahiplerinin de sıcak ,sanatsever oldukları aşikar;) Keyif Sanat Kahvesi'nde şiir okuma akşamlarımız başladı malum.Ben tabi ara ara kaçak olsam da ,her gittiğimde aldığım keyfi size anlatamam. Şiiri bu akşamlar sayesinde sevdiğimi itiraf etmeliyim.Bazı zaman ruhsuz okuyan arkadaşlarımın okumasından keyif almasam da ,onların şiire karşı duyarlılığı ,zaman geçtikçe okumalarında çaba sarfettiklerini görünce,bu tür ince şeylere önem verdiklerini  düşününce mutluluğum artıyor aslında.Bu yüzden bu açıdan bakınca tahammül edebiliyorum. düşünün,önceden şiir yazıp şiir okumayan,bildiği şiir ikiyi geçmeyen kişiyken şimdi başka şairler tanımak için çaba sarfediyor,sevdiğim şairlerin kitabını bizzat alıyorum. Ama şiir yazmıyorum artık !!! Boyumun ölçüsünü aldım,şiir yazmak ne kadar kolay görünse de zor zanaat ,bunun farkına vardım:-))) Sanırım iyi de o...

Önce Cızzzz Sonra Cazzzz

Sakar mıyım ben acaba? Ya ayağımı çarparım.Ya parmağımı çarparım.Başımı hep bir yerlere vururum.Birden parmağım bir şey kanar. Ya banyoda kayarım ya da bir şeyler batar. Kardeşim de abim de çok yaramazlardı.Yapmadıkları muzurluk kalmazdı.Onlara bir şey olmadı.Ama bana...üüüfff ! Biri bana iyi bir şey dese bakarsın iki dakikada ben dağılmışımdır. Olası başka bir ev kazası vehameti oluşturmamak için çaba sarfediyorum,inanın.Çünkü sabah bile bir oturdum benim gardrobun içine -şimdi ne işin var,orası mı kaldı oturacak derseniz,tipik ben ,evet orada oturmayı seviyorum-bir baktım el serçe parmağım kesilmiş,kanıyor.Hayır kesilmiş ve ben hatırlamıyorum nerde olduğunu.Odamdayım ya,düşünün,nerde keseceğim!  Allah Allah ne alıp veremediğim var şu serçe parmaklarıyla benim,manyak mıyım ben:)) Şimdi sağ ayağımın serçe parmağıyla ,sol elimin serçe parmağı ittifak oluşturdular.Çapraz kruoşe ! Diğerlerini sakınıyoruz,çöp batmaz inşallah:)) Fedon'u dinliyorum şimdi.Bu şarkıları d...