Ana içeriğe atla

Sizlerle Keşfedebildiğim Şarkılar:)

Bundan aylar aylar önce Bana Bir Şarkı Bulun,Benim Henüz Keşfetmediğim Olsun demiştim hatırlarsınız belki  
Üzerinden onca süre,onca yazı geçti ,kısa kısa ara verdim bir türlü yazamamıştım hangisini keşfettim,müzik seansıma girdi diye..

Deeptone'un beğenileri ve önerdiği müzisyenler gerçekten benim seveceğim tarzdaydı.Beirut,Sia,Mabel Matiz,Jehan Barbur bugüne dek dinleme arşivime koyduğum isimler.....

Jehan Barbur'u ise müzik dinleme keyfimin seanslarına dahil ettim.Diğerlerine de hikaye uydurdukça onlar da dahil olabilir tabii.Biliyorsunuzdur belki ,Jehan'ın Sarı albümü çıktı.Sarı ve Belki gözdelerim oldu bile.
Tam diyecektim ki Bülent Ortaçgil keyfi alıyorum diye..meğer onunla çalışmıyormuymuş !!

Sarı rengini çok severim ,adı sarı olan çoğu şeye de sempati duyarım.Ama Jehan'ın okuyuşuyla beraber bu şarkıyı sempatim 2X arttı.anlayın siz ;))

                                        ben yine de sizinle Belki şarkısını paylaşmak istiyorum :

ardından tabi kendimin de dinledikçe aşina olduğum müzik buluşlarım var.Mesala Adele'nin Someone Like You şarkısı...

Mesela R.Kelly 'nin When a Woman Love şarkısı...

Nil Karaibrahimgil 'in Gitme Yoksa şarkısını biliyordum .Ama onu da daha yeni yeni seansıma ekledim.

Eee bu kadar eklenirken aradan çıkanlar olmuyor değil...Ben değişiyorum.Müzik zevkim de değişiyor.Çok popüler olan kişiler sarmıyor mesela beni.Saranları var ama eskisi gibi değil..

ha bak unutuyordum Sertab Erener'in sesinden Üzgünüm Leyla şarkısını duymak güzel.Dönülmez Akşamın Ufkundayım şarkısını da...Bazı yerlerde söyleyişini pek tutmasam da Sertab'ın yine de dinlenilesi bir albümü var.


Aslında ben Tarkan'ın da böyle bir ara çalışması olsa diyorum.Bir zaman Müzeyyen Senar ile Benzemez Kimse Sana 'yı söylemişti de mest olmuştum. Arabeski sevmesem de Orhan Gencebay'ın Hatasız Kul Olmaz şarkısını da başarıyla yorumladığını düşünüyorum Tarkan'ın.

Eski şarkıları pişirip pişirip temşit pilavı gibi önümüze sunulan müzik piyasasında Tarkan'ın Ölürüm sana şarkısını söyleyen RockA'yı bu acı eleştirilerimin dışında tutuyorum.Sonuçta orjinaline pek dokunulmamış,yorum katacağım diye şarkıyı bambaşka bir formata sokmamış,paşalar gibi Tarkan da çıkmış ,klipte de oynamış.Beğenerek dinlediğimi,garipsemediğimi söyleyeyim.



Yorumlar

Lunarita dedi ki…
guzel bir post olmuş doğrusu. daldım şarkılara salınıyorum şimdi. ^^ teşekkürler.

sevgiyle,
luna.
Unknown dedi ki…
bunların hiçbirini ben de bilmiyordum biliyor musun?hoş, yeni müzikleri keşfetmeye uygun geçmiyor günlerim ama blog sayesinde,böyle postlarda dinliyorum sayenizde:)
Şükran dedi ki…
luna senden bunları duymak mutluluk verdi bana,çok memnun oldum.teşekkür ederim:-) ebru sana hak vermemek işten bile değil.uzun zaman oldu senin miminden bu yana pek müzik paylaşmamistim.daha var zamanla blogda paylaşacağım:-)
Unknown dedi ki…
Ben müzik konusunda biraz eski kafa birisiyim galiba yeni parçalara hemen açamıyorum kendimi... Mesela "Pembe Mezarlık" şarkısını arkadaş ilk dinlettiğinde "Bu ne la böyle mezarlık falan ne biçim şarkı" demiştim ama sonradan sen bi sev bi sev bu şarkıyı :) Şimdi Model'in şarkılarını beğenir oldum. Beni bi şarkıya alıştırmak zor ama bir de seversem... :)
Öptüm Canım, Keyifli Haftalar...
Şükran dedi ki…
benim de nadiren başta sevmediğim ve sonradan sık sık dinleyerek gözünü çıkarttığım şarkılar oluyor,denizin yıldızı:-))
ben de genelde eski şarkıları,nostaljik müzikleri seven biriyim.Ammaaa bazen yeni seslere ,müziklere de şans tanımak istiyorum kendi adıma..
belki şarkısını dinle bakalım,beğenip beğenmediğini merak ediyorum:-))
sevgiyle kal...keyifli bir hafta geçirmen dileğimle ben de öpüyorum seni:)
İki Kum Tanesi dedi ki…
"Ölürüm sana " ne kadar güzel olmuş. Sayende ilk kez dinledim, teşekkürler.Pek sevdim.:)
Şükran dedi ki…
Füsun T.

müzik zevkinin çok gelişmiş olduğunu düşünüyorum.sen beğendiysen sanırım ortada gerçekten güzel bir çalışma vardır;-))
Gülni... dedi ki…
Jehan Barbur candır zaten.Dario Moreno dinlemediysen dinle :)

Bu blogdaki popüler yayınlar

O o bir Türklerin Emile Zola'sı, O..o bir müzmin bekar , O kadın naturalisti...

*18 Ağustos 1864 doğumludur.Babasından etkilenmemiştir.annesine ise çok düşkündür. Annesi o dört yaşındayken veremden ölmüş ,bunun üzerine teyzesinin evine Aksaray'a yerleşmiştir. *Annesinin veremden ölmesiyle beraber evhamlı biri olur.Hatta Ahmet Mithat Efendi'nin kızını kendisiyle evlendirme teklifini nazikçe reddeder ve ömrü süresince evlenmez.Refik Ahmet Sevengil'in neden evlenmiyorsunuz sorusuna odasında bir nefese dahi tahammül edemediğini ,sinirli olacağını hatta bu sebeple misafirlikte bile kalmadığını dile getirmiştir. *Kadınların arasında uzun yıllar yaşadığı için onlardan etkilenmesi şüphesiz.Örgü ve tentene örmesi,reçel pişirmesi,evini bir kadın gibi titizce temizlemesi onun bu yönünü doğrular. *Sanat için sanat mantığından ziyade sanat toplum için yapılır görüşünü savunmuştur.Türklerin Emile Zola'sı diye bilinir öğretisel naturalizm akımında.'Deneysel Roman' Sadece belli bir kesimi anlatmaktansa halkın günlük hayatı üzerine yazmayı hedefle

Güzel İnsanlar Biriktirmişim,

Bugün bir huysuzluk vardı üzerimde.Gece de uyuyamamışım.Sabah gözümü bankanın mesajıyla açtım.Sağolsunlar,bugün şerefine,alışveriş edeceğim noktalardan ne alırsam üç katı fazla puan vereceklermiş.Ben ise ihtiyacım olmadıkça alışveriş etmeyi seven bir tip olmadığımdan bu mesaj bana yaramadı.Sağolsunlar yine de sağır sultandan önce doğum günümü kutlama lütfunda bulundular. Annem bugün  benim için  hazırlık yaparken  neli pasta  istediğimi sordu.Ben de beş karış suratla yapmamasını söyledim.Dedim ya ,doğum günüm benim için tam bir mutluluk kaynağı değil.Hatırlanmak,kutlanmak güzel şeyler.Sadece yanağıma iki öpücük ve seni seviyorum demeleri yeterli...Yoksa insanların benim için yorulmalarını istemiyorum.Hele hele oruçluyken...Ama annem bu...Koca kazık olmama rağmen tüm gününü mutfakta geçirme pahasına da olsa birbirinden leziz 4 çeşit yemeği yetiştirdi,üzerine bu moloz yığını düşmüş gibi duran bezmin bir kıza doğum günü pastası yaptı.Masayı da kurdu bir güzel...Gık bile demedi..Öyle

Cemal Süreya ,Keyif Sanat Kahvesi'nde

Camında Turgut Uyar'ın Göğe Bakma Durağı şiiri yazılıdır.Uşak'ın farklı ,özgün ,kültür sanat çalışmalarının  yapıldığı ,sahiplerinin de sıcak ,sanatsever oldukları aşikar;) Keyif Sanat Kahvesi'nde şiir okuma akşamlarımız başladı malum.Ben tabi ara ara kaçak olsam da ,her gittiğimde aldığım keyfi size anlatamam. Şiiri bu akşamlar sayesinde sevdiğimi itiraf etmeliyim.Bazı zaman ruhsuz okuyan arkadaşlarımın okumasından keyif almasam da ,onların şiire karşı duyarlılığı ,zaman geçtikçe okumalarında çaba sarfettiklerini görünce,bu tür ince şeylere önem verdiklerini  düşününce mutluluğum artıyor aslında.Bu yüzden bu açıdan bakınca tahammül edebiliyorum. düşünün,önceden şiir yazıp şiir okumayan,bildiği şiir ikiyi geçmeyen kişiyken şimdi başka şairler tanımak için çaba sarfediyor,sevdiğim şairlerin kitabını bizzat alıyorum. Ama şiir yazmıyorum artık !!! Boyumun ölçüsünü aldım,şiir yazmak ne kadar kolay görünse de zor zanaat ,bunun farkına vardım:-))) Sanırım iyi de o