Ana içeriğe atla

Bu mim oyunculuğumu coşturdu be:-))

Miss Eliane geçtiğimiz günlerde beni de unutmayıp mimlemişti.Bu sıcak,samimi arkadaşımızın mimini seve seve keyifle yaparım dedim amaaa..Gel velakin, ya benim  aklıma onun bahsettiği mimle ilgili filmler gelmedi, ya zamanım olmadı ya da düşünme fırsatım olmadı.Derkeeen...
 Bugünüme dek uzandı bu güzel ama zorlu mim.
Çok teşekkür ederim Eliane.Bana kalbin kadar bu temiz sayfayı..pardon mimi gönderdiğin için:-))
Anı yazar gibi oldu değil mi;)

Hayatınız bir film olsa hangi filmde başrol olmak isterdiniz?

V  For Vandetta filminde Evey Hammond veya Amelie ,Macera Adası'ndaki Alexandra Rover ,
tiyatro/müzikal deseydin Chicago ve Notre Dame De Paris olurdu.Robert De Niro ile de Herkesin Keyfi Yerinde filminde kızını canlandırmak isterdim.

Sizi anlatan en iyi, en unutulmaz film sahnesi ne olurdu?


Gerçi kendisi gerçek bir karakter ama filmini izlemek de büyülemişti beni.Coco Chanel 'in erkek kıyafetlerini kendine çevirmesi bana yakın bir davranıştı.Çünkü ben seviyorum erkeklerin eşyalarını.Gömlek ,kazak,tişört ,pantolon dahi olabilir.İki erkek kardeşim olduğu için şanslı saydım kendimi hep.

Amelie gibi muzipçe fikirler benim de aklıma gelmiyor değil.Mesela apartmanda insanların ayakkabıları düzensiz ,sağa sola saçılıyorsa ,bir süre sonra ayakkabıların yerlerini dairelerle karıştır(mesela sana ait olan ayakkabının 6.dairenin önünde olması gibi )bak bir daha dağıtabiliyorlar ya da kapının önüne koyan var mı!:-))
Aklınızda en çok yer eden, adeta başucu cümleniz olan replik hangisi?
Şimcik şöyle oluyor sayın amilim(bu Memnan cümlesi nerden aklıma estiyse böyle)Oooooo nasıl başa çıkarız,her izlediğim filmden alıntıladığım replikleri yazsam buraya.Ki ben repliklerden ve oyuncuların hallerinden acayip etkilenen biriysem:))



V For Vandetta'nın sözleri beni çok etkiler.Anarşik durumlarımı hezeyana sokar hatta  

Kaybedenler kulübü adlı filmde üç tane özellikle dikkatimi çeken replik :

 " Kadınların özelliği ne biliyor musun?
   Seni sen yapan özelliklere âşık olup sonra senden o özellikleri almaya kalkıyorlar."

Ben bu durumu kadınlar erkekler diye değil çoğu insan için düşünüyorum.Genelde yaptıklarıma imrenilir.Ama sonra değiştirilmek istenirim.  Seni olduğun gibi kabul ediyorsam baştan,niye sonradan beni şikayet etmeye başlıyorsun ! Bu davranışı ben bile yapsam ben bile haksızım ! 


*Hiç aradığın şeyi bulduğunda, bulduğun şeyin aradığın şey olup olmadığına dönüp baktın mı ?


Ve son olarak filmlerle adeta bütünleşmiş o güzelim film müziklerinden favorileriniz hangileri? 
                 Chicago Soundtrack -Anastasia



Once - If you want me


Titanic-Celine Dion-My Heart Will Go On 


Amelie, V For Vandetta- Cry Me River, Goran Bregoviç -Çingeneler Zamanı- Ederlezi-

La Vita E Bella ,Kaybedenler Kulübü,The Age Of The Catedrals (Notre Dame De Paris ),İncir Reçeli...

Müzik arşivimde oldukça fazla dizi&film müziği bulunmakta.Hergün dinlemekte olduğum müzikleri ayırtetmekte zorluk çekiyorum.Sanki birini yazsam diğerine nankörlük yapıyormuşum gibi hissediyorum.Ama Burda da hepsini koyamam. Buraya eklediklerim en çok sevdiğim ,daha özel tuttuğum yok.Farklı tarzlarda olmasını gözettim.Hepsi bu ! 

Final müziğimizi de La Vita e  Bella filminin yani Hayat Güzeldir filminin müziğiyle noktalayalım bari,tam olsun:-))

Yorumlar

Miss Eliane dedi ki…
Ah ne demek Şükriye :) Zaman ayırıp böylesi güzellikte cevaplar verdiğin için ben teşekkür ederim :) Replikler de müzikler de hepsi harika, başka mimler de yapacağım yine peşinizdeyim yani :)
Şükran dedi ki…
başka mimler bekliyoruz tabi senden miss eliane,bu kadar zorlarmı onlar da bizi,bilinmez;-))
Unknown dedi ki…
oooyy başka yerlere götürdün beni akşam akşam...amelie,hayat güzeldir,v for vendetta,chicago.hayat güzeldirde kaldım ama ben en çok...
Şükran dedi ki…
insan uçuyor değil mi başka bir zamana,anlıyorum seni.Hayat güzeldir o film benim için çok özel bir yere sahip oldu:))
umay dedi ki…
amelie ile güldürüp hayat güzeldirle ağlatırım diyosun yani..
Şükran dedi ki…
zaten benim günlük halim de böyledir umaycım,bir an gülüp neşelenirken bir an melankoliye kapılabilirim...

Bu blogdaki popüler yayınlar

O o bir Türklerin Emile Zola'sı, O..o bir müzmin bekar , O kadın naturalisti...

*18 Ağustos 1864 doğumludur.Babasından etkilenmemiştir.annesine ise çok düşkündür. Annesi o dört yaşındayken veremden ölmüş ,bunun üzerine teyzesinin evine Aksaray'a yerleşmiştir. *Annesinin veremden ölmesiyle beraber evhamlı biri olur.Hatta Ahmet Mithat Efendi'nin kızını kendisiyle evlendirme teklifini nazikçe reddeder ve ömrü süresince evlenmez.Refik Ahmet Sevengil'in neden evlenmiyorsunuz sorusuna odasında bir nefese dahi tahammül edemediğini ,sinirli olacağını hatta bu sebeple misafirlikte bile kalmadığını dile getirmiştir. *Kadınların arasında uzun yıllar yaşadığı için onlardan etkilenmesi şüphesiz.Örgü ve tentene örmesi,reçel pişirmesi,evini bir kadın gibi titizce temizlemesi onun bu yönünü doğrular. *Sanat için sanat mantığından ziyade sanat toplum için yapılır görüşünü savunmuştur.Türklerin Emile Zola'sı diye bilinir öğretisel naturalizm akımında.'Deneysel Roman' Sadece belli bir kesimi anlatmaktansa halkın günlük hayatı üzerine yazmayı hedefle

Güzel İnsanlar Biriktirmişim,

Bugün bir huysuzluk vardı üzerimde.Gece de uyuyamamışım.Sabah gözümü bankanın mesajıyla açtım.Sağolsunlar,bugün şerefine,alışveriş edeceğim noktalardan ne alırsam üç katı fazla puan vereceklermiş.Ben ise ihtiyacım olmadıkça alışveriş etmeyi seven bir tip olmadığımdan bu mesaj bana yaramadı.Sağolsunlar yine de sağır sultandan önce doğum günümü kutlama lütfunda bulundular. Annem bugün  benim için  hazırlık yaparken  neli pasta  istediğimi sordu.Ben de beş karış suratla yapmamasını söyledim.Dedim ya ,doğum günüm benim için tam bir mutluluk kaynağı değil.Hatırlanmak,kutlanmak güzel şeyler.Sadece yanağıma iki öpücük ve seni seviyorum demeleri yeterli...Yoksa insanların benim için yorulmalarını istemiyorum.Hele hele oruçluyken...Ama annem bu...Koca kazık olmama rağmen tüm gününü mutfakta geçirme pahasına da olsa birbirinden leziz 4 çeşit yemeği yetiştirdi,üzerine bu moloz yığını düşmüş gibi duran bezmin bir kıza doğum günü pastası yaptı.Masayı da kurdu bir güzel...Gık bile demedi..Öyle

Cemal Süreya ,Keyif Sanat Kahvesi'nde

Camında Turgut Uyar'ın Göğe Bakma Durağı şiiri yazılıdır.Uşak'ın farklı ,özgün ,kültür sanat çalışmalarının  yapıldığı ,sahiplerinin de sıcak ,sanatsever oldukları aşikar;) Keyif Sanat Kahvesi'nde şiir okuma akşamlarımız başladı malum.Ben tabi ara ara kaçak olsam da ,her gittiğimde aldığım keyfi size anlatamam. Şiiri bu akşamlar sayesinde sevdiğimi itiraf etmeliyim.Bazı zaman ruhsuz okuyan arkadaşlarımın okumasından keyif almasam da ,onların şiire karşı duyarlılığı ,zaman geçtikçe okumalarında çaba sarfettiklerini görünce,bu tür ince şeylere önem verdiklerini  düşününce mutluluğum artıyor aslında.Bu yüzden bu açıdan bakınca tahammül edebiliyorum. düşünün,önceden şiir yazıp şiir okumayan,bildiği şiir ikiyi geçmeyen kişiyken şimdi başka şairler tanımak için çaba sarfediyor,sevdiğim şairlerin kitabını bizzat alıyorum. Ama şiir yazmıyorum artık !!! Boyumun ölçüsünü aldım,şiir yazmak ne kadar kolay görünse de zor zanaat ,bunun farkına vardım:-))) Sanırım iyi de o