Ana içeriğe atla

Bugünlerde Ben..








Pek film izleyemiyorum...
Fransız sinemasını beğendiğimi farkettim.
Audrey Tataou'nun ise fransız filmlerine kattığı ayrı bir çekicilik var bence...
%  Bugünlerde ben biraz matematiği boşladım.Ama yarın söz yine toparlanıyorum...Bu kısa ara veriş bana iyi geldi ama balık hafızama pek faydası olmadı herhalde galiba sanursa...m
%  Bugünlerde en erken saat 10:00'da kalkıyorum sabah.Amacım sabah 8:00 standartımı oturtmak olacak.Bayramdan sonra inanıyorum,günlük rutinime döneceğim.
%Bugünlerde ben Çalıkuşu'nu izliyordum sabahları.Şimdi onu erken vakte almışlar.'Yedi Numara' dizisini izliyorum.Kaç kere izledim..Ama her izleyişimde ayrı bir keyif alıyorum...
% Bugünlerde ben Seksenler dizisinin gündüz kuşağı tekrarlarına bakıyorum.Salı günleri ise ' Yalan Dünya ' dizisinin kaçırdığım bölümleri ile 'Seksenler' dizisi arasında rafting yapıyorum.
% İftar saatlerine denk gelen 'Ben bilmem Eşim bilir'  programını izlerken çok eğleniyorum. 'Ben Bilmem Eşim Bilir ' bittikten sonra soluğu TRT 3'de yayınlanan Londra Olimpiyatlarında alıyorum .Bazı hatunların ne kadar güzel,kiminin ne kadar cool durduğunu görünce 'Havan batsın' diye dedikodusunu yapıyorum. Zencilerin ne kadar dolgun dudaklarının olduğunu görünce aynaya bakıyorum.Ama benimkisi onların yanında minicik kalıyor.Koşarlarken nasıl zıplıyor dolgun dudakları.Hele o bacakları sırım gibi.! Aynaya koşup kendi bacaklarıma bakıyorum,benimkiler de öyle mi diye...Hihihi :) Çok şükür hızlı yürümekten olacak benimkiler de sıkı...Gülle atan alman kadınlara baktım da ,hele ikisinin erkek mi kadın mı olduğunu çözemedim.Hüseyin Bold  ve  ilk koşuşunda beraber koştuğu rakipleri de pek komik geldiler bana.Bizim türk tabiriyle birbirine dayılanırken sonucu Hüseyin Bold aldı.
Güreşte yarışan milli sporcumuz Hasan Kayaalp'di yanlış hatırlamıyorsam. Annesinin kurduğu cümle ise tarihe mıh gibi kazındı :
"Ben evlatlarım arasında hiç bir şeyi ayırmadım .Küçüğe ne yedirdiysem oğluma da yedirdim.Tabi bu alafatlı olduğu için geniş olduğu için bu böyle büyüdü kardeşi yanında ufacık kaldı"

Hani geçen karikatürize cümlelerden bahsettim ya ,öyle !

Hanım teyzem başında türbanı.Yaş 45 belki .Tırnaklarında da mor oje vardı.Bir ara kına mı diye baktım ama bayağı mor ojeydi hani . Hey teyzem be,sen çok yaşa emi! Mor renginin para ve talih getirdiğini bir kez daha sende gördüm! Teşekkürler Türkiye,Teşekkürler hanım teyze !
Artistik paten şampiyonalığını bekliyorum şimdi.Yüzmeyi kaçırdım.Çekiç ve disk vardı ama onları da kaçırdım.Yelken sporunu ve denizde yapılan şampiyonalığını da merak ettim ama onu da kaçırdım.

% 'Benzemez Kimse Sana '  programında sivil toplum kuruluşları adına yarışan ünlüleri izlemeye koyuldum.Ümit Erdim'in benzetmelerini ve çabasını beğenerek izliyorum.Bu programı izlerken ünlülerle ilgili ilginç nükteler de duyuyorum ya,bu da hoşuma gidiyor.Bence magazin böyle olmalı.Kim kiminle çıkmış,kim nerden çıkıyor diye değil; o kişilerin tipik özelliklerini göstersinler.Takıntıları nelerdir ,ne yapar,morali bozulunca ne tepki verir,hayata bakışı nasıl?Hangi kitapları okur,neleri izler ?Hayatı hakkındaki görüşleri , vb.



Bugünlerde Ben Neler Dinliyorum ?

*Boccherini-String Quintet in e Majör
*Giazotti-Adagio
*Waltz Z From Jazz Suite-Eyes Wide Shut
*Vaya Con Dios-Just a Friend Of Mine
*Swan Lake-Scene Swan Lake

Bugünlerde Ben Ne  Okudum?

*Jennifer ;Wilde-Aşkın Tatlı Çığlıkları
*Nermin Bezmen-Bizim Gizli Bahçemizden
*Hüseyin Rahmi Gürpınar -Namuslu Kokotlar
*William Shaeskpare-Yanlışlıklar Komedyası



Geçmişteki Günlerden Kitaplar..

Mıchael Ende-Momo
(Fantastik bir kitap olmakla beraber yazarın felsefe yönü de ağır basar .yetişkinlere masal türüyle de okunabilen bu kitap bir solukta okunabilecek kitapların başında gelir )
*Rafik Schami-Dürüst Yalancı
Suriye kökenli Alman yazar.Romanlarında farklı bir teknik kullanır.Bu romanı okurken sona nasıl geldiğinizi anlayamayacaksınız bile.Doğu hikayelerini seviyorsanız bu roman biçilmiş kaftan;yok daha önce okumadım diyorsanız bu kitaptan başlayabilirsiniz.Yazarın ayrıca,Gece İle Sabah Arasındaki Yolculuk,Sineksağan,Gece Masalcısı gibi kitapları olması bir tarafa en son çıkan kitabı da Bir Avuç Yıldız'dır.Bu yazarın tüm kitapları okunasıdır)
*Daphne Du Maurier -Rebecca
Eski bir Fransız klasiği olan bu kitap okumak için sadece 1 günümde 3 saatimi aldı.Soluksuz okunabilecek heyecanlı,gerilimli,edebi bir roman.
*Emmy Von Rhoden-İnatçı Kız
Kime önerdiysem çok beğenilmiştir.Alman Edebiaytında adı pek bilindik olmamakla beraber okunası kitaplardandır.
*Amin Maalof-Doğu'nun Limanları
Beatrice'den sonra XX.yy. kitabını da beğendim ama eğer daha önce Amin Maalof okumadıysanız Doğu'nun Limanları bu yazara başlamak için ideal.
*Dostoyevski-Bir Yufka Yürekli
Bu kitap beni çok etkilemiştir.Öykü kitabında dostluğu anlatır.
Dostoyevski'nin yazdıkları kurgudan ziyade gerçektir.dostoyevski'nin ilginç bir yazma hikayesi vardır.Oğuz Atay'ın bir öyküsüyle benzerlik taşıması da cabasıdır.Bunu daha sonra bir blog yazısında paylaşmak isterim sizlerle.
*Arnold Bennett-Becerikli Helen
Alman Edebiyatında olan bu kitap kuşak çatışmasını ele alan bir kitaptır.


                                           İhsan Gerçelman Fotoğrafı

Bugünlerde ben güneş burcum her ne kadar Aslan olsa da ,onun bazı özelliklerini taşıdığımı,ama en çok terazi insanı olduğumu gördüm.
Bugünlerde ben ,saçlarımı mora mı boyatsam,kızılda mı kalsalar diyorum.Saçlarımı da kıpkısa kestirmekle upuzun uzatma keskeşi yaşıyorum..


Tuna Kiremitçi A.Ş.K neyin kısaltması diye soruyordu.Biz üçümüzün baş harfleri A.Ş.K .Annemlerin bunu bilinçlikle yaptıklarını düşünmüyorum.Ama iyi ki öyle olmuş.O zamanlar kardeşimi aldırmayı bile düşünmüşler.İyi ki öyle hata yapmamışlar.İyi ki tek çocuk değilim ve iyi ki bir kardeşim var !!! Ve iyi ki biz A.Ş. K kardeşliğiydik......!!


                                  (Bir adım da nam-ı değer panda idi.bu fotoğrafı da çok beğeniyorum.Kardeşim bunu görse şimdi,gözlerinde muzip fırıldaklar dönerdi,bana takılmak için )

          11.Ağustos.1984 .Abimi kaybettiğimiz yaşı bile geçtim. Bugün ben doğmuşum...İçim kaybettiklerimle özlemli...Hepsinin de hazin sonunun Ağustosa ratlaması da hazin...
Ağustos bir sıtma humması gibi...Bir kavuruyor bir üşütüyor içimi...
2005 Ağustosu Günlerden 11.Saat 9:00
evde yine yalnızım.Telefonum çalıyor .annem çıkıyor telefona.
"Kızım doğum günün kutlu olsun"diyor.Abime veriyor.
"Çatlak Kiremit doğum günün kutlu olsun"diyor.zorla konuşuyor benimle.Çok uzatmadan telefonu anneme veriyor.
Hayata veda etmeden anneme tembihliyor :
-İpek Ongun'un son kitabını al ,ona.

O günlerde Günlük hayatta incelikli davranışlar kitabını çıkarıyor Ongun.Bana kazandırdığı onca güzel şey vardı Ongun kitaplarının...Bazıları sevmez ama...Ben severim..Her kitabı vardır bende,abim aldı onları bana.
O günlerde iddiaya tutuşmuştuk Bay Pipo kitabını bitirir miyim,bitiremez miyim ,diye...

Son sesini duyuşum o oluştu...

Bugünlerde ben daha çok yupratıyorum kendimi.Ağustos kavurucu geçiyor ...

Bugünlerde ben çok yağmurluyum....Muson Rüzgarları gibi...


                                        
Yıl 2002 olmalıydı.Abimle beraber kalıyoruz o sene.Televizyonumuz yok.Radyoda bir pazar günü dinliyoruz.Yüreğimizde özlem...

Sezen söylüyor : Gidiyorum
Bu abimle benim şarkımız oluyor .Babama korktuğumda hiç sarılmadım ama abime babam diye sarılmışlığım çok olmuştur.Çok kavga ederdik ama birbirimize az ablalaık,kardeşlik yapmadık ...
Öyle işte,bizim şarkımız ' Gidiyorum ....'








Yorumlar

cok guzel kıtaplar okumussun bugunlerde:)

bugunlerde mımlendın bu arada sevgıler:)
deeptone dedi ki…
uf yaaaa yine dolu dolu yazmışsın.
fr.
audrey.
mat bööğ.
çalıkuşu mu varmış yaaa bakmalıyım.
diziler olimpiyatlar ha ha güzeller.
genelde voleybol basketçi kızlar güzel oluyor.
aşk ha çok güzel.
çatlak kiremit.
abin.
anladım yağmurlu günler.
deeptone dedi ki…
müzikler kitaplar hepsi iyi.
bu konularda ince zevklisin zaten.
momo.
rebeka biliyoom.
:)
Şükran dedi ki…
teşekkürler deep,
bugünlerde aklımdan fazla geçiyorsun deep garip ve güzel bir şekilde..
Bazen blog yazılarımı senin için yazıyor gibi hissediyorum...Karşımda sanki Mersin'den dostuma mektup yazar gibi...Karşılığının mutlaka geleceğini biliyorum çünkü...senin deyişinle ama çok güzel kiiii:-))

Bu blogdaki popüler yayınlar

O o bir Türklerin Emile Zola'sı, O..o bir müzmin bekar , O kadın naturalisti...

*18 Ağustos 1864 doğumludur.Babasından etkilenmemiştir.annesine ise çok düşkündür. Annesi o dört yaşındayken veremden ölmüş ,bunun üzerine teyzesinin evine Aksaray'a yerleşmiştir. *Annesinin veremden ölmesiyle beraber evhamlı biri olur.Hatta Ahmet Mithat Efendi'nin kızını kendisiyle evlendirme teklifini nazikçe reddeder ve ömrü süresince evlenmez.Refik Ahmet Sevengil'in neden evlenmiyorsunuz sorusuna odasında bir nefese dahi tahammül edemediğini ,sinirli olacağını hatta bu sebeple misafirlikte bile kalmadığını dile getirmiştir. *Kadınların arasında uzun yıllar yaşadığı için onlardan etkilenmesi şüphesiz.Örgü ve tentene örmesi,reçel pişirmesi,evini bir kadın gibi titizce temizlemesi onun bu yönünü doğrular. *Sanat için sanat mantığından ziyade sanat toplum için yapılır görüşünü savunmuştur.Türklerin Emile Zola'sı diye bilinir öğretisel naturalizm akımında.'Deneysel Roman' Sadece belli bir kesimi anlatmaktansa halkın günlük hayatı üzerine yazmayı hedefle

Güzel İnsanlar Biriktirmişim,

Bugün bir huysuzluk vardı üzerimde.Gece de uyuyamamışım.Sabah gözümü bankanın mesajıyla açtım.Sağolsunlar,bugün şerefine,alışveriş edeceğim noktalardan ne alırsam üç katı fazla puan vereceklermiş.Ben ise ihtiyacım olmadıkça alışveriş etmeyi seven bir tip olmadığımdan bu mesaj bana yaramadı.Sağolsunlar yine de sağır sultandan önce doğum günümü kutlama lütfunda bulundular. Annem bugün  benim için  hazırlık yaparken  neli pasta  istediğimi sordu.Ben de beş karış suratla yapmamasını söyledim.Dedim ya ,doğum günüm benim için tam bir mutluluk kaynağı değil.Hatırlanmak,kutlanmak güzel şeyler.Sadece yanağıma iki öpücük ve seni seviyorum demeleri yeterli...Yoksa insanların benim için yorulmalarını istemiyorum.Hele hele oruçluyken...Ama annem bu...Koca kazık olmama rağmen tüm gününü mutfakta geçirme pahasına da olsa birbirinden leziz 4 çeşit yemeği yetiştirdi,üzerine bu moloz yığını düşmüş gibi duran bezmin bir kıza doğum günü pastası yaptı.Masayı da kurdu bir güzel...Gık bile demedi..Öyle

Cemal Süreya ,Keyif Sanat Kahvesi'nde

Camında Turgut Uyar'ın Göğe Bakma Durağı şiiri yazılıdır.Uşak'ın farklı ,özgün ,kültür sanat çalışmalarının  yapıldığı ,sahiplerinin de sıcak ,sanatsever oldukları aşikar;) Keyif Sanat Kahvesi'nde şiir okuma akşamlarımız başladı malum.Ben tabi ara ara kaçak olsam da ,her gittiğimde aldığım keyfi size anlatamam. Şiiri bu akşamlar sayesinde sevdiğimi itiraf etmeliyim.Bazı zaman ruhsuz okuyan arkadaşlarımın okumasından keyif almasam da ,onların şiire karşı duyarlılığı ,zaman geçtikçe okumalarında çaba sarfettiklerini görünce,bu tür ince şeylere önem verdiklerini  düşününce mutluluğum artıyor aslında.Bu yüzden bu açıdan bakınca tahammül edebiliyorum. düşünün,önceden şiir yazıp şiir okumayan,bildiği şiir ikiyi geçmeyen kişiyken şimdi başka şairler tanımak için çaba sarfediyor,sevdiğim şairlerin kitabını bizzat alıyorum. Ama şiir yazmıyorum artık !!! Boyumun ölçüsünü aldım,şiir yazmak ne kadar kolay görünse de zor zanaat ,bunun farkına vardım:-))) Sanırım iyi de o