Ana içeriğe atla

Son Günlerde Ben....




Selam
Farzet ki siz bir kahve içiyordunuz aranızda ben katılıverdim aranıza.Hatta ve hatta beni görünce hayretler içinde ve sevinçle karşılayın.Hatta aranızda sitem edenler olsun "eh be şekerim şurda bir toplanalım demesek sen de görüşelim demiyeceksin" deyin.Deyin deyin haklısınız.
Ben de hakkınız var diye azıcıktan mazeretlerimi sayıp bir yandan teker teker muck muck öpüp sarılırım size sevgili blogger arkadaşlarım :-)


böyle de dan diye girerim lafa ben.Her yerde böyleyim.Sadece burda böyle değilim yani.İstemdışı ,o anki duyguyla olur bazı şeyler bende.Neyse neyse çok lafı uzatmayacağım.
siz nasılsınız bakalım :) Bir Sırrım Var blogu sahibesi arkadaşım Ebru'da bir süpriz yaptı bugün bana.Bir baktım yazısı var ,günlerden beri kaybolmuştu ortalıktan.
Aslında ben de pek buralarda sayılabilir miyim bilmem ama arada yaşıyorum diye ses veriyorum yine.bunun toleresi olur değil mi ;-)

*******


Bu ara garip garip hallerim oluyor benim.bir bakıyorum çok yoğun oluyorum.Bu sürede yalnız ,hayal edebildiği anları özlüyorum.bir yandan da bazen çok rutin geçiyor günler.İşte o zamanlar ayaklarım beni tren garına götürüyor.Tanımadığım insanlara el sallıyor onları uğurluyorum yine çok düşünüyor oluyorum bu anlarda.Acı veren bir dinginlik bazense sebebsiz bir tebessüm konuyor dudaklarıma ,yüreğime.Bazen kaptırıyorum kendimi bir dalgaya,bazense "bir dur diyorum kendime bir dur "
çok şey yapmak istiyorum.İnsanların hayatına yarım dokunsun ,sevgim dokunsun istiyorum.Bazen küçük bir şey de olsa hemen yapıyorum ,bazense hiç yapamıyorum.İşte bu anlarımı sevmiyorum.Çünkü o zaman bu doğada varoluşumun nedeninin sadece yemek içmek ,yatmak olduğunu görüyorum.

****
bunları geçiyorum şimdi.
10 mayıs 'da benim bekarlık tacımı bıraktığım gün .Haliyle bununla ilgili detaylarda algıda seçiciliğimin olması normaldir diye bakıyorum duruma.Bir de olan oda dekorunun bizi yansıtmasını istediğimden dolayı ,evimin de 1+1 olup da ,henüz mutfağın olmayıp bir odanın da oldukça stratejik bir şekilde kullanışlı olması gerektiğinden dolayı bu konuda kafa artık analitik düşünmeli ,



haliyle bugünlerde dar ve küçük metrekareli evlerle ilgili dekor fikirleri veren magazin dergileri karıştırıyorum.Fikir fikirdir diyen mantığın özdeşlik ilkesini seveyim ben .Çünkü bazen hayal kırıklığına uğradığım aşikâr !
Ortaya nasıl bir eser çıkacak ben de bilmiyorum.Bizi yansıtsın,tertipli,düzenli görünsün,çok ıncık guncuk,oyuncaklı olmasından ziyade ince zevklerle dokunuşlu bir ev olsun istiyorum,hepsi bu.Sadece bu kadarcık ;-)



hint filmlerine daldım bu ara.Daha doğrusu Uzakdoğu kültürü sarmaya başladı beni.Japon müziği,hint filmi....
Hint filmi ÜÇ İDİOTS filmi güzeldi.Yalnız Hint filmleri genelde çok uzun oluyor ya.Uzun süre ekran başında oturunca sıkılıyorum en güzel film bile olsa.Bu yüzden filmi üç mola halinde izledim.
P.K ,GANDJİ ,BENİM ADIM KHAN filmleri de hint filmleri arasında.



Dün de SELAM BAHARA YOLCULUK filmine gittik.Filmi güzel bulduğumu ,en azından olay kurgusunun beni şaşırttığını söylemeliyim.Dini bir içeriği de vardı ama baskın değildi.Yani en azından beni iten bir nedenim yok. Bazı sahneleri çok etkiledi beni.Müziklerini sevdim de.Yönetmeni Hamdi Alkan'dı .Kazakistan ve Kırgızistan Orta Asya toplumlarını konu alan filmdi.Etkilendim ama bir daha filmi açıp hususi izler miyim bilmiyorum.
Belki kelalaka olacak bilmiyorum ama Mahsun Kırmızıgül -Mucize filmi etkisi uyandırdı.Beni rahatsız eden bir nokta vardı.Bilmiyorum.Çıktığımda bir huzursuzluk kaplamıştı içimi.Acaba ağlanılsın diye fazla mı çaba harcanmıştı ,bilemedim.




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

O o bir Türklerin Emile Zola'sı, O..o bir müzmin bekar , O kadın naturalisti...

*18 Ağustos 1864 doğumludur.Babasından etkilenmemiştir.annesine ise çok düşkündür. Annesi o dört yaşındayken veremden ölmüş ,bunun üzerine teyzesinin evine Aksaray'a yerleşmiştir. *Annesinin veremden ölmesiyle beraber evhamlı biri olur.Hatta Ahmet Mithat Efendi'nin kızını kendisiyle evlendirme teklifini nazikçe reddeder ve ömrü süresince evlenmez.Refik Ahmet Sevengil'in neden evlenmiyorsunuz sorusuna odasında bir nefese dahi tahammül edemediğini ,sinirli olacağını hatta bu sebeple misafirlikte bile kalmadığını dile getirmiştir. *Kadınların arasında uzun yıllar yaşadığı için onlardan etkilenmesi şüphesiz.Örgü ve tentene örmesi,reçel pişirmesi,evini bir kadın gibi titizce temizlemesi onun bu yönünü doğrular. *Sanat için sanat mantığından ziyade sanat toplum için yapılır görüşünü savunmuştur.Türklerin Emile Zola'sı diye bilinir öğretisel naturalizm akımında.'Deneysel Roman' Sadece belli bir kesimi anlatmaktansa halkın günlük hayatı üzerine yazmayı hedefle

Güzel İnsanlar Biriktirmişim,

Bugün bir huysuzluk vardı üzerimde.Gece de uyuyamamışım.Sabah gözümü bankanın mesajıyla açtım.Sağolsunlar,bugün şerefine,alışveriş edeceğim noktalardan ne alırsam üç katı fazla puan vereceklermiş.Ben ise ihtiyacım olmadıkça alışveriş etmeyi seven bir tip olmadığımdan bu mesaj bana yaramadı.Sağolsunlar yine de sağır sultandan önce doğum günümü kutlama lütfunda bulundular. Annem bugün  benim için  hazırlık yaparken  neli pasta  istediğimi sordu.Ben de beş karış suratla yapmamasını söyledim.Dedim ya ,doğum günüm benim için tam bir mutluluk kaynağı değil.Hatırlanmak,kutlanmak güzel şeyler.Sadece yanağıma iki öpücük ve seni seviyorum demeleri yeterli...Yoksa insanların benim için yorulmalarını istemiyorum.Hele hele oruçluyken...Ama annem bu...Koca kazık olmama rağmen tüm gününü mutfakta geçirme pahasına da olsa birbirinden leziz 4 çeşit yemeği yetiştirdi,üzerine bu moloz yığını düşmüş gibi duran bezmin bir kıza doğum günü pastası yaptı.Masayı da kurdu bir güzel...Gık bile demedi..Öyle

Cemal Süreya ,Keyif Sanat Kahvesi'nde

Camında Turgut Uyar'ın Göğe Bakma Durağı şiiri yazılıdır.Uşak'ın farklı ,özgün ,kültür sanat çalışmalarının  yapıldığı ,sahiplerinin de sıcak ,sanatsever oldukları aşikar;) Keyif Sanat Kahvesi'nde şiir okuma akşamlarımız başladı malum.Ben tabi ara ara kaçak olsam da ,her gittiğimde aldığım keyfi size anlatamam. Şiiri bu akşamlar sayesinde sevdiğimi itiraf etmeliyim.Bazı zaman ruhsuz okuyan arkadaşlarımın okumasından keyif almasam da ,onların şiire karşı duyarlılığı ,zaman geçtikçe okumalarında çaba sarfettiklerini görünce,bu tür ince şeylere önem verdiklerini  düşününce mutluluğum artıyor aslında.Bu yüzden bu açıdan bakınca tahammül edebiliyorum. düşünün,önceden şiir yazıp şiir okumayan,bildiği şiir ikiyi geçmeyen kişiyken şimdi başka şairler tanımak için çaba sarfediyor,sevdiğim şairlerin kitabını bizzat alıyorum. Ama şiir yazmıyorum artık !!! Boyumun ölçüsünü aldım,şiir yazmak ne kadar kolay görünse de zor zanaat ,bunun farkına vardım:-))) Sanırım iyi de o