Ana içeriğe atla

Sevgili Deep...

Sana bu satırları yazarken sen yine muhtemel çello çalışmaktan helak olacaksın.Belki tam uyumak üzere bu saatin sınırında olacaksın ve belki yenilip göz kapaklarına çellonla yeni bir fur elise yolculuğuna çıkacaksın.

Mim filan derken dur bakayım dedim ,neler yazmış Deep?

Dememle beraber en sevdiğim mimler yazını okudum.Tabi ondan önce de blog arkadaşın Hilal Mudanyalı'dan aldığın alıntıyı da okudum. Bu benim aslında kendi kendime yazdığım notların yayın yazısı olmuş haliydi.

Tuttum ben bu mimi.Tuttuğum gibi de bu geleneği sürdürmek istedim.Belki bir gün de biri benim blog sayfamda okur da bu böyle vagon vagon eklenir gider,ha ne dersin?

Yazıyı neden mi böyle yazdım?İçimden öyle geldi.Çok da irdeleyip kurcalama niyetinde değilim.Bu sesleniş biçimi ,beyaz camın arkasında birinin beni şu an görmüş gibi hissettiğimin kanıtıdır.Belki de bu yüzden sanal ama gerçek birine yazdım.Kurcalama dedim,yine de ben açtım.Neyse ne!

Mimlerim (Bu kelime pek bir hoşuma gitti.Bugün uykuya dalarken mimmmleyerek uyurum artık.)


1. En sevdiğin şeyler nelerdir, nelerden hoşlanırsın vb.

Müzik dinleyip dans etmek.Ki,bu rutin bir hayat yaşayış tarzıma döndü.Kafamda oluşturduğum karakterin yaşamış ve bitmiş hali.Film müziklerini çok severim.Müzik dinleyerek yürümeyi çok severim.Şarkı söylemeyi seviyorum.Kurslara gitmeyi,yeni insanlarla tanışmayı seviyorum.Herkesten farklı olayım diye değil,içimden geldiği gibi giyinmeyi seviyorum.İnsanların giyim tarzımı özgün bulmalarından hoşlanıyorum.Bugünlerde dikiş kursuna gidiyorum.Dikiş dikmeyi,bir gün kendi tiyatro evimin olacağını  hayal etmeyi seviyorum.Dikiş dikerken Coco Chanel yerine koyup kendimi,hayaller kurmayı seviyorum.Aslında ben hayal kurmayı çok seviyorum.Tatlıyı çok seviyorum.Az şekerli kahveyi daha çok seviyorum.Bitter çikolata vazgeçilmezim.Yemek yemeyi çok seviyorum.Bu yüzden uzun boyumu daha çok seviyorum.Kilo alınca çok farketmiyor çünkü.;-)Annemin geçmiş zamanlarda sakladığı kıyafetlerini giymeyi ve onları insanları beğendirecek şekilde başarılı kombinlerimi seviyorum.Alışveriş etmemeyi ,ruh sağlığımı alışverişe bağlamamayı başarı sayıyor ,mutlu oluyorum.Yeni denediğim tariflerin(hamur işi ve yemek,içecek vb.)çevrem tarafından beğenilmesini seviyorum.Hiç tanımadığım bir insanın gülümsemesini seviyorum.Elbise,etek giymesini seviyorum.Bir gün karşıma bana uygun bir sevdiğimin çıkma ihtimalini ve karşıma çıkan her kimse 'bir gün acaba biz olabilir miyiz,kaderimde var mı' deme ihtimalini seviyorum:))) Seviyorum da seviyorum işte

2.Sevmediklerim:

Birinin yanımda geğirmesi(mide rahatsızlığı yoksa tabi)
Saygısızlık,edepsizlik,kin,övünme,basitlik
Hamile insanların sigara içmesi.şikayeti olup çözümü olmayıp hep başkalarını yargılayabileceğini düşünen ön yargılı insanlar,paraya ve mevkiye itibar eden kişiliksizler....

3.Bilgisayarda vaktini nasıl geçirirsin ?

Kafama takılan bir soru ya da bilmediğim bir şey olduğunda cevap aramak için
Takip ettiğim bir kaç web sayfası,haberler  ve köşe yazarı için
Yakınlarımla irtibat kurmak için
Borçlarımı öğrenmek için( kara haber tez duyulur mantığına istinaden:-))
Blog sayfam ve takip ettiğim blog sayfaları için
Sosyal medya için
Zaman zaman kafa dağıtmak için girdiğim oyunlar için(artık zenginliğimi oyunlardan kazandığım değerli madenlerle ölçüyorum. Ben de  merkantilist olmaya başladım sayelerinde)
 3. En sevdiğin filmler nelerdir, veya izlediğin ve hafızanda kalan veya kesinlikle izleyin dediğiniz?

Guguk kuşu,Uyanışlar,Benim adım Khan,Okuyucu,Afacan Kardeşim Ramona,Ölü Ozanlar Derneği,Coco Chanel ,Hayat Güzeldir,Casablanca,Charlie'nin Çikolata Fabrikası,Dedemin İnsanları,V For Vendetta


Afacan Kardeşim Ramona filminde ebeveynlerin çocuklarıyla konuşma diyalogları gayet etkiliydi.Eğlenerek izlemiştim.Filmlerin bazıları belgesel şeklinde zaten.beni karakteristik olarak çok etkileyen filmler arasındaydı Coco Chanel.Benim Adım Khan da filme 'ben terörist değilim'cümlesiyle damga vurmuştu.

4. Şu sıralar almak istediğiniz şeylerin listesini yapsanız bunlar neler olur?

Daktilo.Hep bir daktilomun olmasını çok isterim.

Yaşar Kemal İnce Memed dörtlemesi,Rafik Schami,Pardayanlar 10 seri,Lou Marinoff Felsefe Hayatınızı Nasıl değiştirir?
Dikiş makinesi
Siyah gömlek ve çiçek baskılı uzun bir etek
anneme hediye
ve tek kişilik dönüşsüz bir bilet ve ev

5. Şu  günlerde sık dinlediğim 3 şarkı

                                       Mozart -Zaide 


                                         zeki müren-söyleyemem derdimi kimseye

                                        Schindlers List



Şu an mutlaka aklıma gelmeyenler var.Sanmayın ki ,onlar demek ki önemsizmiş.Şimdi aklıma gelmedi.
Yanılıyorsunuz,aslında onlar benim en yakınımdı.O yüzden en yakınlar bazen söylenilmesine gerek kalmaz.

Gece gece ben de üşendim video resim koymaya.şimdi yayınlamazsam yarın vazgeçebilirim.Şimdi yayınlansın bu yazı,ben bir uyuyayım hele.Sen de belki görürsün bu yazıyı.Sonra resim mesim ekler güncelleriz...

İyi geceler

Yorumlar

deeptone dedi ki…
ama nefis bir mim yazısı bu.
çok ayrıntılı düşünceli sıcak içten.
elbette ikimiz de gerçeğiz.
unutmucam bunu.
:)
Şükran dedi ki…
sonradan jetonum düştü,önceki yorumumu sildim bu sebepten:)zira bende henüz jetonlar tedavülden kalkamadı.Sayfandaki soruları kastettiğini sanıyorum yanılmıyorsam....izle bugünlerde bir gün keyfimin kahyası başıma dikildiğinde -çok sürmez- cevaplamaktan memnun olurum:-)))

not: ben zaten işin ne,mesleğin ne,kendinden bahsedermisin gibi bütün zırva soruların haricindeki bu tür soruları cevaplamayı daha çok yeğliyorum.bilmem anlatabildim mi ;-)

Bu blogdaki popüler yayınlar

O o bir Türklerin Emile Zola'sı, O..o bir müzmin bekar , O kadın naturalisti...

*18 Ağustos 1864 doğumludur.Babasından etkilenmemiştir.annesine ise çok düşkündür. Annesi o dört yaşındayken veremden ölmüş ,bunun üzerine teyzesinin evine Aksaray'a yerleşmiştir. *Annesinin veremden ölmesiyle beraber evhamlı biri olur.Hatta Ahmet Mithat Efendi'nin kızını kendisiyle evlendirme teklifini nazikçe reddeder ve ömrü süresince evlenmez.Refik Ahmet Sevengil'in neden evlenmiyorsunuz sorusuna odasında bir nefese dahi tahammül edemediğini ,sinirli olacağını hatta bu sebeple misafirlikte bile kalmadığını dile getirmiştir. *Kadınların arasında uzun yıllar yaşadığı için onlardan etkilenmesi şüphesiz.Örgü ve tentene örmesi,reçel pişirmesi,evini bir kadın gibi titizce temizlemesi onun bu yönünü doğrular. *Sanat için sanat mantığından ziyade sanat toplum için yapılır görüşünü savunmuştur.Türklerin Emile Zola'sı diye bilinir öğretisel naturalizm akımında.'Deneysel Roman' Sadece belli bir kesimi anlatmaktansa halkın günlük hayatı üzerine yazmayı hedefle

Güzel İnsanlar Biriktirmişim,

Bugün bir huysuzluk vardı üzerimde.Gece de uyuyamamışım.Sabah gözümü bankanın mesajıyla açtım.Sağolsunlar,bugün şerefine,alışveriş edeceğim noktalardan ne alırsam üç katı fazla puan vereceklermiş.Ben ise ihtiyacım olmadıkça alışveriş etmeyi seven bir tip olmadığımdan bu mesaj bana yaramadı.Sağolsunlar yine de sağır sultandan önce doğum günümü kutlama lütfunda bulundular. Annem bugün  benim için  hazırlık yaparken  neli pasta  istediğimi sordu.Ben de beş karış suratla yapmamasını söyledim.Dedim ya ,doğum günüm benim için tam bir mutluluk kaynağı değil.Hatırlanmak,kutlanmak güzel şeyler.Sadece yanağıma iki öpücük ve seni seviyorum demeleri yeterli...Yoksa insanların benim için yorulmalarını istemiyorum.Hele hele oruçluyken...Ama annem bu...Koca kazık olmama rağmen tüm gününü mutfakta geçirme pahasına da olsa birbirinden leziz 4 çeşit yemeği yetiştirdi,üzerine bu moloz yığını düşmüş gibi duran bezmin bir kıza doğum günü pastası yaptı.Masayı da kurdu bir güzel...Gık bile demedi..Öyle

Cemal Süreya ,Keyif Sanat Kahvesi'nde

Camında Turgut Uyar'ın Göğe Bakma Durağı şiiri yazılıdır.Uşak'ın farklı ,özgün ,kültür sanat çalışmalarının  yapıldığı ,sahiplerinin de sıcak ,sanatsever oldukları aşikar;) Keyif Sanat Kahvesi'nde şiir okuma akşamlarımız başladı malum.Ben tabi ara ara kaçak olsam da ,her gittiğimde aldığım keyfi size anlatamam. Şiiri bu akşamlar sayesinde sevdiğimi itiraf etmeliyim.Bazı zaman ruhsuz okuyan arkadaşlarımın okumasından keyif almasam da ,onların şiire karşı duyarlılığı ,zaman geçtikçe okumalarında çaba sarfettiklerini görünce,bu tür ince şeylere önem verdiklerini  düşününce mutluluğum artıyor aslında.Bu yüzden bu açıdan bakınca tahammül edebiliyorum. düşünün,önceden şiir yazıp şiir okumayan,bildiği şiir ikiyi geçmeyen kişiyken şimdi başka şairler tanımak için çaba sarfediyor,sevdiğim şairlerin kitabını bizzat alıyorum. Ama şiir yazmıyorum artık !!! Boyumun ölçüsünü aldım,şiir yazmak ne kadar kolay görünse de zor zanaat ,bunun farkına vardım:-))) Sanırım iyi de o