Ana içeriğe atla

Sevgili Facebook,


Sevgili Facebook,

sanma ki ali seni özleyecek hüsamettin seni özleyecek sözlerine aldandım..aldanmadım facebook..sen istediğin için değil,benim eserekliğim geçti diye döndüm...Bilirsin ben arada böyle kaybolur çıkarım.Böyle yapınca kendimi seyahate gitmiş gibi hissediyorum..gidebilirim..gitmiş olabilirim..ben böyleyim bazen.unuttuğum için değil,vefasızlıktan da değil.huyum bu.önce kendimi alıştırırım sonra yavaş yavaş kaybolmaya başlarım...sonra kaybolurum...sonra yine dönerim ben..ne demiştim esereklinin biriyim ben!

özür dilerim facebook ,samimiyetimden söylüyorum,kendimi bildiğimden benim olup olmamam o kadar önemli değil.insanlar bir şeye alışma konusunda çok iyiler.var mıymışsın yok muymuşsun önemli değil,bizler için duvar yazıları önemli ..biz böyle alştığımızı sanıyoruz,böyle mücadele ettiğimizi sanıyoruz ihtillalere...halbuki kimsenin k.çının kenarında değiliz..herkes kendi derdinde...herkes kendi ideolojisinde..herkes kendine göre haklı herkes kendince derdinde...

sevgili facebook satırlarıma son verirken...verir...ken....eyvah kapattın!bak sen bile dayanamadın gördün mü kendi sözlerine :-))

acıdım haline facebook,bir mutlu haber sana! Saçımı kestirdim.Kuaförüm bile manyak saç kesimi dedi...ama insanlar böyle...en sevdiklerine en hoşlandıklarına manyak güzel diyorlar...manyaklık öyle kötü bir şey değilmiş...yani artık x bilmem kişi seni özleyecek desen bile manyakkkk güzel diyeceğim!Radikal değişiklik sonrası manifestosu !Hayırlı olsun!

Yorumlar

canım bloguna gırılmıyor,nasıl gırdın ozmn dersen haberlerden geldım,normalde blogun acılmıo cok fena kasılıo,pcm kıtlendı valla,yazını ancak okuyabıldım dunden berı bes altı kezde bugun denedım ama blogunda bısey eklı sanırım kesınlıkle acılmıo,zor geldım yani:)
bu arada facebooku kapatmayı bende dusunuyorum:)
aynı zamanda 10gun once saclarımı kestırdım:)
aynı zamanda oncekı yazındakı gıbı bende samımı ıcten buluyorum senı yazılarını beğenıyorum ama bıkac gundur hem yoğunum hemde blogundan kaynaklı sanırım bı durum blogunu acamadım.tesekkur ederım guzel sozlerın ıcınde canım:) sevgıler İstanbuldan:)
Unknown dedi ki…
Bak şu saç kestirme olayına beni nasıl özendiriyorsun belli değil.
Facebookdan kopmaya ben henüz hazır hissetmiyorum kendimi.giremeyince elim ayağım titremeye başkıyor,gözüm kararıyor,midem bulanıyor:pppp
Geçenlerde senin facebookuna girmeye çalışmıştım açılmamıştı bundandı demek.
Şükran dedi ki…
deme ebrucum ya,biliyormusun saç uzatmaya karar verdiğim tüm uzun saçlı görmeye alıştığım arkadaşlarım saçını kestirdi ve gözüme gözüme soktular...nasıl özeniyordum onlara ben..kanına girmiş gibi olmayayım ama süper rahatlık oluyor hele de her daim kullanışlı ve her daim havalı saç modeli oluncaaaa....sen bilirsin ben kışkırtmayayım seni :-))
annam anam anam off facebook bayağı seni sarmış ya...bak ben şöyle 3-4 ay nadasa bıraktım..geçtim o süreci..darısı başına..beni şimdi ekleyebilirsin..açığım ama eskisi gibi abartmıyorum.seni ekleyecektim ama soyadını bilmiyordum ben.yoksa sen de benim aklımdaydın:-))
deeptone dedi ki…
ilginç bi konuşma.
:)

Bu blogdaki popüler yayınlar

O o bir Türklerin Emile Zola'sı, O..o bir müzmin bekar , O kadın naturalisti...

*18 Ağustos 1864 doğumludur.Babasından etkilenmemiştir.annesine ise çok düşkündür. Annesi o dört yaşındayken veremden ölmüş ,bunun üzerine teyzesinin evine Aksaray'a yerleşmiştir. *Annesinin veremden ölmesiyle beraber evhamlı biri olur.Hatta Ahmet Mithat Efendi'nin kızını kendisiyle evlendirme teklifini nazikçe reddeder ve ömrü süresince evlenmez.Refik Ahmet Sevengil'in neden evlenmiyorsunuz sorusuna odasında bir nefese dahi tahammül edemediğini ,sinirli olacağını hatta bu sebeple misafirlikte bile kalmadığını dile getirmiştir. *Kadınların arasında uzun yıllar yaşadığı için onlardan etkilenmesi şüphesiz.Örgü ve tentene örmesi,reçel pişirmesi,evini bir kadın gibi titizce temizlemesi onun bu yönünü doğrular. *Sanat için sanat mantığından ziyade sanat toplum için yapılır görüşünü savunmuştur.Türklerin Emile Zola'sı diye bilinir öğretisel naturalizm akımında.'Deneysel Roman' Sadece belli bir kesimi anlatmaktansa halkın günlük hayatı üzerine yazmayı hedefle

Güzel İnsanlar Biriktirmişim,

Bugün bir huysuzluk vardı üzerimde.Gece de uyuyamamışım.Sabah gözümü bankanın mesajıyla açtım.Sağolsunlar,bugün şerefine,alışveriş edeceğim noktalardan ne alırsam üç katı fazla puan vereceklermiş.Ben ise ihtiyacım olmadıkça alışveriş etmeyi seven bir tip olmadığımdan bu mesaj bana yaramadı.Sağolsunlar yine de sağır sultandan önce doğum günümü kutlama lütfunda bulundular. Annem bugün  benim için  hazırlık yaparken  neli pasta  istediğimi sordu.Ben de beş karış suratla yapmamasını söyledim.Dedim ya ,doğum günüm benim için tam bir mutluluk kaynağı değil.Hatırlanmak,kutlanmak güzel şeyler.Sadece yanağıma iki öpücük ve seni seviyorum demeleri yeterli...Yoksa insanların benim için yorulmalarını istemiyorum.Hele hele oruçluyken...Ama annem bu...Koca kazık olmama rağmen tüm gününü mutfakta geçirme pahasına da olsa birbirinden leziz 4 çeşit yemeği yetiştirdi,üzerine bu moloz yığını düşmüş gibi duran bezmin bir kıza doğum günü pastası yaptı.Masayı da kurdu bir güzel...Gık bile demedi..Öyle

Cemal Süreya ,Keyif Sanat Kahvesi'nde

Camında Turgut Uyar'ın Göğe Bakma Durağı şiiri yazılıdır.Uşak'ın farklı ,özgün ,kültür sanat çalışmalarının  yapıldığı ,sahiplerinin de sıcak ,sanatsever oldukları aşikar;) Keyif Sanat Kahvesi'nde şiir okuma akşamlarımız başladı malum.Ben tabi ara ara kaçak olsam da ,her gittiğimde aldığım keyfi size anlatamam. Şiiri bu akşamlar sayesinde sevdiğimi itiraf etmeliyim.Bazı zaman ruhsuz okuyan arkadaşlarımın okumasından keyif almasam da ,onların şiire karşı duyarlılığı ,zaman geçtikçe okumalarında çaba sarfettiklerini görünce,bu tür ince şeylere önem verdiklerini  düşününce mutluluğum artıyor aslında.Bu yüzden bu açıdan bakınca tahammül edebiliyorum. düşünün,önceden şiir yazıp şiir okumayan,bildiği şiir ikiyi geçmeyen kişiyken şimdi başka şairler tanımak için çaba sarfediyor,sevdiğim şairlerin kitabını bizzat alıyorum. Ama şiir yazmıyorum artık !!! Boyumun ölçüsünü aldım,şiir yazmak ne kadar kolay görünse de zor zanaat ,bunun farkına vardım:-))) Sanırım iyi de o